Vücut saati nedir ve nasıl çalışır?

Biyolojik dönüşümler, bizim saatin farkında olup olmamamıza aldırmadan 24 saatlik bir döngü içinde ve tam zamanında yaşanıyor. Vücut saati olarak adlandırılan bu sistem tamamen doğanın gün döngüsüne uyumlu bir şekilde, bizi fiziksel, zihinsel ve davranışsal anlamda oldukça güçlü bir şekilde etkileyerek gerçekleşiyor. Beynin, gözlerin hemen arkasında yer alan hipotalamus bölgesi ise saat ustasının ta kendisi. Hipotalamus vücudumuzda her bir bölümün saatini ayarlıyor, zamanı geldiğinde onları alarma geçiriyor ve günlük ritmimizi yönetiyor. Buna kısaca uyku-uyanıklık döngüsü de denilebilir. Bu döngüde ağırlıklı olarak ışığa ve karanlığa tepki gösteriyoruz. Fakat gece ve gündüz sinyallerini alabileceğimiz bir ortamda olmasak ya da bunların birinden mahsur kalsak bile 24 saatlik bu döngüyü oluşturan mekanizmanın işleyiş süreci değişmiyor. Mesela melatonin üretiminin başladığı ve bittiği saatler arasında yapay gün ışığında olduğumuzu farzedelim. Melatonin mutlaka o saatlerde üretilmek zorunda ve üretilmesi için ortamın karanlık ya da en azından loş olması gerek. Eğer öyle bir ortamda değilsek vücudumuz o günün melatonin üretimini yapamıyor. Ancak bu döngüdeki her bir mekanizma öyle önemli ki, melatonin üretimini atladığımızda diğerlerinin de fonksiyonlarını etkilemiş oluyoruz. Hormon salgılanmasında genel olarak bir düşüş görülüyor. Sonuç; iştahsızlık, yorgunluk, dikkat eksikliği, kan basıncında dengesizlik ve beraberinde gelen sağlık sorunları. Işık ve karanlığa uyumlu bir döngü, gözdeki retina tabakasının algıladığı ışık ölçümü ile değerlendiriliyor. Retinaya yansıyan ışık hipotalamus tarafından inceleniyor ve burada kaydedilen veriler beyin epifizine ulaştırılıyor. Bu bezelye tanesi büyüklüğündeki bölüm melatoninin salgılanmasından sorumlu.

09:00 Testosteron salgıları zirvede

10:00 En yüksek dikkat seviyesi

14:30 En uyumlu olunan zaman

15:30 En hızlı reaksiyon

17:00 Kalp ve damarların en verimli çalıştığı, kasların en güçlü olduğu saat

18:30 En yüksek kan basıncı seviyesi

19:00 Vücut ısısı azami düzeyde

21:00 Güneş’in etkilerinin tamamen kaybolması nedeniyle melatonin üretiminin ve uykulu hissetmenin başlangıcı

22:30 Bağırsakların yavaşlamaya başlaması

02:00 Derin uykuya geçiş

04:30 Uyku esnasında enerjinin korunmaya başlaması, vücut ısısının düşüşü

06:45 Kan basıncında artış (Kalp krizlerinin en yoğun yaşandığı saatler.)

07:30 Melatonin üretiminin sonlanması

08:30 Bağırsakların normal tempoya dönüşü



View the Original article

0 yorum:

Yorum Gönder